Context Dergi’nin ilk kapak dosyasını radyo ve televizyon haberciliğinin duayeni, hikâye anlatımının üstadı olarak tanıdığımız Halit Kıvanç’a ayırdık. Yazarlık, editörlük, sunuculuk, spikerlik, çevirmenlik, anlatıcılık, radyoculuk ve gazetecilik gibi birçok alanda uzmanlığa sahip Halit Kıvanç’ı, onunla birlikte çalışanlardan dinlerken en sık duyduğumuz, hikâyeyi aktarmadan önce tekrarladığı rutinleri üzerindeydi. Kıvanç’ın çalışma arkadaşları, onun hazırlık sürecinde detaycı toplayıcı notları, titiz yaklaşımını ve çalışkanlığını bizlere anlatıyordu.
Halit Kıvanç’ı bu sıfatlarla tanıtan ve çalışma rutinini tarif eden Mert Aydın, dergiye yaptığımız röportaj sırasında İlker Yasin ve Halit Kıvanç arasında geçen “keçeli kalem” anısını aktarmıştı. İlker Yasin’in Dünya Kupası canlı yayın anlatımı öncesi hazırlık notlarını keçeli kalem ile aldığını gören Halit Kıvanç, onu uyararak keçeli kalemle not almamasını söylemiş . İlker Yasin ise onu dinlememeyi tercih etmiş. Fakat yağmur yağınca tüm notlarını kaybeden İlker Yasin, Kıvanç’ı dinlemediğinde pişman olduğunu aktarmış.
Halit Kıvanç’ın araçlar üzerine detaycılığı benim de ilgimi çekmişti. Ercan Taner ise; Halit Kıvanç’ın Dünya Kupası zamanlarında takımların kamplarını dolaşarak, yabancı kaynaklarla birebir iletişim kurup Türkiye’de kimsenin aşina olmadığı bilgilere sahip oluşuna değiniyordu. Bunu duyduğum zaman aklıma Amerikan gazeteciliğinin geleneksel bilgi toplama metodu “shoe-leather-reporting” geldi. Bu tarif habercilerin kapı kapı dolaşırken ayakkabılarından gelen seslerden türemişti.
Geleneksel yöntemlerle haber peşinde koşarken “kapı-kapı” dolaşmak her zaman değerlidir. Ancak günümüzde, güncel bilgiyi ararken ve habere dönüştürülebilecek bilginin peşinde koşarken tek seçeneğiniz bu olmayabilir.
Geleneksel yöntemlerle haber peşinde koşarken “kapı-kapı” dolaşmak her zaman değerlidir. Ancak günümüzde, güncel bilgiyi ararken ve habere dönüştürülebilecek bilginin peşinde koşarken tek seçeneğiniz bu olmayabilir. Hatta notlarımızı alırken hangi kalemi kullanacağımıza dair deneyimle elde edilmiş bilgiye de ihtiyacımız olmayabilir. Fakat bilgiye nerelerden erişebileceğimize ve hangi araçlara başvuracağımıza dair bilgiye ayrıca bu süreçte Halit Kıvanç’ta olduğu gibi tutkuya, hazırlığa ve titizliğe ihtiyacımız var. Günümüzün anlatı oluşturma sürecinde işe yarayabilecek araçları ve sosyal ağlardaki gelişmeleri aktardığım, bloğumda yer alan içeriklerden derlediğim kısa notlarımı yazıya eklemeden önce Halit Kıvanç’ın anılarını da tekrar yad etmek istedim.
Context Derginin birinci sayısında yer alan bu deneme yazısının devamını ve Context’in tamamını incelemek için linke tıklayabilirsiniz.
Bir yanıt yazın